16 Ağustos 2010 Pazartesi

ben geldim!

ben teknoloji, bilgisayar internet böyle şeylere çok yabancıymışım anacım. ama neyse burdayım sanırım. marlis blog açalım dediğinde dedim ki ben artık yazı yazamıyorum. benden geçti böyle şeyler dedim. cümle kuramıyorum. ama güzel bayan bana bütün cilvesiyle (olay mesajdı ama artık biz böyle cilveleri mesajla da anlarız dimi?) biz senin yarım cümlelerini bile anlarız cancağzım dedi. öyle mutlu oldum ki. evet hakikaten dünya üzerinde iki tane kuvruşuk bayan var ve benim bunlara yarım cümle kurmaya çabalamama bile gerek yok aslında. her türlü anlarlar beni. ve benim bir şeyleri anlatmak istediğimde onlardan daha başka yer bulamazdım.

sevgili marlis ve küstümotu,

bişi diyim mi üçümüzde gitmem hakkında aynı şeyi düşünüyoruz ya. bu garip biraz. üçümüzde sanki 3 ay gidip gelicem sanıyoruza ya aslında öyle değil sanırım. ama çaktırmayalım şimdi. daha var.

sevgili marlis,

bu ara seni çok özlüyorum. sanki seninle hiç konuşmuyoruz gibi hissediyorum. telefona uzanmaya üşeniyorum. uzansam ne desem bilemiyorum. bu ara nedesem bilememekten konuşmuyorum sanırım. sana gelmek istiyorum. senden film ve kitap çalmak istiyorum. gerçi bu ara ne film izleyebiliyorum. ne dekitap okuyabiliyorum ama belki de sadece senden bir şeyler aşırmış olmak için istiyorum bunu.

sevgili küstümotu!

kızgınım sana çok! ama kızgınlığıma buz olup çoss sesi çıkaran bir şey var ki özlem. 2 hafta görüşemeyince dert olan hasret ne olacak şimdi? telefonu elime alsam bile arıyamadığımsın sen. malum farklı operatorler. ama bir adet turkcell alasım var. sana bir şey söylicem ve çok gülüceksin. bana sanki 6. sınıftan sonra hiç büyümemişiz gibi geliyo. yani hiç değişmedik sanki. olamaz dimi böyle bir şey. değiştik yani. pasta zevklerimiz bile değişti dimi hiç değilse.
büyümeseydik demiyorum da. büyürken ayrı dallara düşmeyeydik iyiydi. şimdi ben bunu hiç elimde değilmiş gibi söyleyecek kadar iki yüzlü davranıyorum ya. alacağım olsun. ama hani sana bi şey demiştim ya. o gerçek

fidan. ben yine ankara olucak ve ben küfredicem sanmışım!

3 yorum:

  1. ya ankara olsaydı iepk, ay ozaman napıcaktın? neden yazdın diye kızıyorum. ilk "yazdım" diyişinde ne kadar sevindiysem, şimdi sen bunları söyledikçe sana kızıyorum.
    annem tatillerde, boş fırsatlarda sizi görüştüreceğim dedi ya,sanki herkes farkında durumun.
    ipek cidden ayrılık olacak bu. bilinen türden, özlenen türden birşey. daha önce hiçbir türlüsünü yaşamadığımız birşey.

    YanıtlaSil
  2. bişi diyim mi bu senin yazın amerikaya gitmenden, niğdeye gitmenden ve ya kumlaya gitmenden daha uzun. ben bunu fark ettikçe bi garip oluyorum ya. şimdi bunlardan bahsetmeyelim. daha vakit var.

    YanıtlaSil
  3. hepsini toplasan , bütün o toplamdan bile uzun.
    ama vakit var.

    YanıtlaSil